Geçen yıl evlerin ve araçların kara gömüldüğü Kastamonu, bu yıl kar yağışına hasret kaldı

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Geçen yıl evlerin ve araçların kara gömüldüğü Kastamonu, bu yıl kar yağışına hasret kaldı
Abone ol
Geçen yıl Ocak ayında kar kalınlığının 3 metreye kadar ulaştığı Kastamonu’da, bu yıl etkili olmayan kar yağışı tedirginliğe sebep oluyor. Yaşanan durumun meteorolojik kuraklıktan kaynaklandığını söyleyen Doç. Dr. Miraç Aydın, "Şu anda meteorolojik bir kuraklık yaşıyoruz. Yani yağış azlığından kaynaklı su kuraklığı yaşıyoruz. Su kıtlığının ilerlemesi tarımsal kuraklığa yol açabilir" dedi.

 

 

Kastamonu’da son yılların en kurak mevsimi yaşanıyor. Son iki yıldır doğal afetin yaşandığı Kastamonu’da bu yıl beklenen kar yağışı etkili olmadı. 2021 yılında etkili olan kuvvetli yağış sebebiyle özellikle Bozkurt ilçesinde sel afetini yaşayan Kastamonu’da, geçen yıl da yoğun yağışlar sebebiyle sel ve taşkınlar yaşandı. Geçen yıl kış mevsiminde de Kastamonu’ya 3 metreye yakın kar düştü. Yağan kar sebebiyle evler ve araçların kara gömüldüğü Kastamonu’da hayat durma noktasına geldi. Son iki yıldır yaşanan doğal afet ve yoğun kar yağışlarını yaşayan Kastamonu’da bu yıl kuraklık yaşanıyor. Geçen yıl Ocak ayında araçların ve evlerin kara gömüldüğü Kastamonu’da bu yıl beklenen kar düşmedi. Geçen yıl 1 Ocak’ta kayak sezonunun başladığı Ilgaz Dağı’nda ise bu yıl kar yağmaması sebebiyle kayak sezonu başlayamadı.

 

 

 

"Kar yağışlarının olmamasından kaynaklı su sıkıntısı da baş gösteriyor"

 

 

 

Yaşanan durumla ilgili değerlendirmede bulunan Kastamonu Üniversitesi Tropikal Çalışmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Miraç Aydın, "Geçen yıl hepimizin bildiği üzere özellikle Küre ilçesinde aşırı kar yağışları meydana geldi. Ne yazık ki Bozkurt ilçemizde aşırı yağışlar sebebiyle sel yaşandı. Bunlar da hep ortalamanın üzerinde gerçekleşen yağışlar oldu. Burada tabii ki bizler iklim değişikliğinin etkilerinin olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle Bozkurt ilçesine düşen yağışı analiz ettiğimizde ortalama yağışların 2-3 kat üzerinde olduğunu görebiliyoruz. O havzaya düşen toplam yıllık yağışın neredeyse iki günde gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Bu sebeplerden ötürü maalesef Bozkurt ilçemizde büyük bir felaket yaşadık. Bu sefer geçen yıl Küre’de daha fazla kar yağışı söz konusu oldu. Aşırı kar yağışlarından ötürü insanlar bundan olumsuz etkilendi. Kar yağışı sebebiyle evler, araçlar karın altında kaldı. Bu da insanların hayatını olumsuz derecede etkileyebilecek bir kar yağışı oldu. Bu da aynı şekilde yağmur düşen yağışlar gibi kar şeklinde düşen yağışlar tabii ki bazen hayatı felç edebiliyor. Bunlar bizlerin günlük yaşantısını engelleyebiliyor. Küre ilçemizde yaşadığımız tabii ki araçların ve evlerin kar altında kaldığı, ulaşımın aksadığı, günlük hayatın aksadığını söyleyebiliriz. Günümüze geldiğimizde şu anda tabii ki 13 Ocak’tayız. Beklenen kar yağışının halen olmadığını görüyoruz. Baktığımızda Ilgaz Dağı’nın yüksek kesimlerinde kısmen kar olduğunu ama genelinde kar olmadığını görüyoruz. Bu yıl kar yağışlarının olmamasından kaynaklı su sıkıntısı da baş gösteriyor. Şu anda baktığımızda ülke genelinde bazı barajların su seviyesinin azaldığını söylememiz mümkün. Bu Kastamonu’da Karaçomak Barajı’nda da su seviyesinin düştüğünü görüyoruz" diye konuştu.

 

 

 

"Şu anda meteorolojik bir kuraklık yaşıyoruz"

 

 

 

Yaşanan durumun meteorolojik kuraklıktan kaynaklandığını belirten Aydın, "Tabii ki kar yağışlarının olmaması bizim için kötü bir durum açıkçası. Bir baraj havzasında, barajın toplam su bütçesinin yüzde 50-60’ını kar yağışları oluşturuyor yıllık bazda düşündüğümüzde. Bu kar yağışı gerçekleşmediğinde yeterince barajlar su ile beslenemiyor. Bu seferde tabii ki su sıkıntısı baş gösteriyor. Eğer önümüzdeki günlerde kar yağışları yeterince olmazsa yazın yine bir su sıkıntısı yaşayabiliriz. Şu anda meteorolojik bir kuraklık yaşıyoruz. Yani yağış azlığından kaynaklı su kuraklığı yaşıyoruz. Su kıtlığının ilerlemesi tabii ki tarımsal kuraklığa yol açabilir. Yani tarım ürünlerinin de bundan etkilenmesini, bitkilerin ve canlıların bundan etkilenmesine yol açabiliyor. En son aşama eğer kuraklık devam ederse bu sefer biyolojik kuraklık yaşıyoruz. Bu da tabii ki toprağın su dengesinin bozulmasına, rezerve alanlarının azalması şeklinde kendisini gösteriyor. Bu da barajlarımızda ve göletlerimizde yeterince su ulaşmamış oluyor" şeklinde konuştu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak:İHA

Anahtar Kelimeler:
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Belediye personeline ilk yardım eğitimiÖnceki Haber

Belediye personeline ilk yardım eğitimi

Elazığ’da yasa dışı avcılık yapan 9 kişiye idari işlem uygulandıSonraki Haber

Elazığ’da yasa dışı avcılık yapan 9 kişi...

Yorum Yazın

26 Nisan Cuma önemli gündem başlıkları
60 saniyede bugün (25 Nisan 2024) 60 saniyede Türkiye ve dünya gündemi
“Öğretim Programlarının Değerler Yönünden İncelenmesi: Tespit ve Öneriler” raporumuzu kamuoyuyla paylaştık
Dilimizde tüy bitti; Öğretmenle birlikte kaybettiğimiz, toplumun geleceğidir
Öğretmene yapılan bu zorbalığın hesabını soracağız
Müfredatta Ortak Akıl önerilerinizi bekliyoruz
42 farklı ilde, DENEYAP Teknoloji Atölyeleri tarafından düzenlenen Eğitmenlik Başvuru Alım Süreci Başladı!
3 Adım Soru Bankası
Boğazlardan Mostar’a 
Öğretmen Atamaları İhtiyaca Göre Belirlenmeli, Atamalarda Mülakat Uygulamasına Son Verilmelidir!
Memur-Sen, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nı Protesto Etti
Öğretici: İyi Öğretmenleri Öğrencileri İle Buluşturmanın Yolu Mülakat Olamaz!
Erken Çocukluk Aylık Aile Eğitim Bülteni Yayımlandı
Ülke Geneli Ortak Yazılı Sınavların Sonuçları Açıklandı
Açık Öğretim Kurumları 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı 3. Dönem Yazılı Sınav Duyurusu ile 3. Dönem e-Sınav Duyurusu
Okul Sporları Duyuruları
Üretken Yapay Zeka ile Etkili Ders Uygulamaları
Bakan Tekin, Yeni Müfredat Taslağının Yarın Askıya Çıkarılacağını Açıkladı
Öğrencilerin geliştirdiği bu proje ile binalar 8 şiddetindeki depreme dayanıyor
Ara Elaman Teminindeki Sıkıntının Sebebi Egitim-İstihdam İlişkisinin Sağlıklı Kurulamamasıdır