ÖĞRETMEN

Meşru direnme hakkımız için sonuna kadar mücadele edeceğiz

Bursa Şube Başkanımız Özkan Rona’nın hukuksuz biçimde yargılandığı davada, bugün Bursa 49. Asliye Ceza Mahkemesi beraat kararı verdi.


Duruşmayı Genel Başkanımız Kadem Özbay, Genel Sekreterimiz Seher Ergin, Genel Örgütlenme Sekreterimiz Bülent Metin, Genel Özlük Hukuk ve TİS Sekreterimiz Yeliz Toy, Genel Eğitim Sekreterimiz Veli Fırat Şimşek, Genel Basın Yayın ve Uluslararası İlişkiler Sekreterimiz Hüseyin Selçuk, Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, Genel Merkez Hukuk Bürosu Avukatımız Dr. Burak Sabuncu ve bölge avukatlarımız adliye önünde ve salonunda güçlü bir dayanışmayla izledi.


Duruşma öncesi adliye önünde yapılan açıklamada konuşan Genel Başkanımız Kadem Özbay, şunları söyledi:


"Burada da maalesef Türkiye’deki birçok utanç davası gibi aslında yargılamaya bile dönüşmesine gerek olmayan bir konuda yargılamaya şahitlik edeceğiz. Türkiye’de hukuk düzeni özellikle son yıllarda ağır bir yozlaşmayla karşı karşıya. Hukuk iktidarın baskısıyla adeta muhalefete karşı, demokratik haklarını kullananlara karşı bir sopaya dönüşmüş durumda. İktidarın aleyhinde ya da hoşuna gitmeyen tarzda birileri bir şey söylediğinde jet hızıyla soruşturma, yargılamalar ve cezalandırma da konunun olabilecek en üst sınırını zorlayarak yapılmak isteniyor. Ama tarafınız iktidardan yana ise ana muhalefet partisine hakaret edebilirsiniz, sendikacıyı, yazarı, sanatçıyı tehdit edebilirsiniz. Hatta Tükiye’nin sokaklarında cumhuriyetin devrim kanunlarına, anayasasına karşı tüm fiillerde bulunabilirsiniz. Yani bu ülkede adliye koridorlarında şeriat çığlığı atabilirsiniz, sokakta medrese yürüyüşleri yapabilirsiniz ama yargılama konusu olmaması gereken bir konuda arkadaşlarımızın nasıl bir polis şiddetine maruz kaldığını gördük.


"Bu ülkede MESEM’de çocuklar ölüyor, hani yargılamanız?"


Bugün de burada bir yargılama var ve yargılamanın içerisinde adliye sarayının ve bu alanın tamamı polis kontrolünde gereğinden fazla önlem alma var. Aslında bir gözdağı verme durumu var. Bir sosyal medya paylaşımı var. Bu paylaşımı yapan geleceğin mimarı dediğimiz öğretmenlerimizden biri. Eğitim İş’liler koşullar ne olursa olsun sözünü söyler. Türkiye’de suç ve ceza eşittir muhalefettir, haklarına sahip çıkanlardır. Yani cezalandırılmanız için bir suça gerek yok. Muhalefet etmeniz, herkes için hak ve özgürlüklere dair söz söylemeniz bunu karşılıyor. Bir ülkede özgürlükler, hukukun üstünlüğü ve demokrasi güvence altında olmazsa hiçbir yurttaş güvence altında olmaz.


Buradan yargılamaları yapanlara şunu söylemek istiyorum. Bu ülkede MESEM’de çocuklar ölüyor, hani yargılamanız? Bu ülkede birçok eylemde cumhuriyete ve Atatürk’e hakaret ediliyor, hani yargılamanız? Cumhuriyet savcısı ünvanını alıp bu ünvana hakaret edildiğinde susacaksınız ama sizin istemediğiniz bir sözü söyleyenlere de yargıyı sopa olarak kullanacaksınız. Buna izin vermeyeceğiz."


"Meşru direnme hakkımız için sonuna kadar mücadele edeceğiz"


Özkan Rona ise şöyle konuştu:


“Tarihe bir utanç davası olarak geçecek bu yargılamaya Mustafa Kemal’in devrimci yoldaşlarının, Türkiye’nin en başarılı hukukçularının ve Türkiye’nin dört bir yanından bu davayı takip eden geniş kamuoyunun desteğiyle çelik gibi irademizle giriyoruz. Sonuç ne olursa olsun bu irademizden asla geri adım atamayacağız. Önceki duruşmada direnme hakkının bir yurttaşlık hakkı olduğunu ifade ettik ve bunu savunmaya devam edeceğiz. Anayasada tanımlanmış insan haklarına karşı iktidar gücünün kullanarak anayasaya aykırı müdahalelerde bulunduğunda buna karşı direnmek herkesin görevi ve sorumluluğudur. Bu bilinçle mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.”
Genel Başkanımız Kadem Özbay, beraat kararı sonrası, tüm avukatlara ve dayanışma gösteren kurum ve kuruluşlara teşekkür etti, “Hukukun üstünlüğünün korunduğu bir ülkeyi birlikte var edeceğiz” dedi.

{ "vars": { "account": "G-DWD9KP42D3" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } < type="adsense" data-ad-client="ca-pub-7735276658433681">