Merkez Kadın Komisyonu Genel Koordinatörümüz Serap Gül Erzurum’da İstişarelerde Bulundu.

Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi ülkemizin dört bir tarafında eğitim çalışanları ile bir araya gelmeye devam ediyor. Bu kapsamda,  Türk Eğitim Sen Merkez Kadın Komisyonu Genel Koordinatörümüz Gül 23 Şubat 2024 tarihinde Erzurum 1 ve 2 No’lu Şubelerinin düzenlediği istişare toplantısına katıldı. Toplantılarda, Erzurum 1 No’lu Şube Başkanı Yusuf Kenan Gürsoy ve yönetimi,  Erzurum 2 No’lu Şube Başkanı Barış Anıl ve yönetimi, Erzurum Kadın Komisyonu Başkanları Nimet Demircioğlu, Nurhan Kishalı, Komisyon Üyeleri ve çok sayıda üyemiz de hazır bulundu. Erzurum temasları kapsamında Gül, Türkav Şube Başkanı Fatih Dereli ve yönetimini de ziyaret etti

Türk Eğitim-Sen ailesi olarak her zaman tek yürek tek bilek olacağız.

İstişare toplantıları kapsamında bir konuşma yapan Gül, “Türk Eğitim Sen ailesinin bir parçası olarak bugün burada bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Kadın komisyonu başkanı olarak, kadınların sendikamızda daha etkin bir rol oynaması konusunda önemli bir sorumluluk taşıdığımızın farkındayım. Allah birliğimizi daim etsin.” dedi.

Ülke ve eğitim çalışanları adına ne yapılması gerekiyorsa hiç tereddüt etmeden hiçbirini kulak ardı etmeden, yapıyoruz ve yapacağız.

Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalarak, demokrasinin korunup bütün kurum ve kuruluşlarıyla yerleşmesi ve çağdaş uygarlık düzeyine ulaşılması yolunda çaba gösterdiklerini belirten Gül, “Bizim sendikacılıktaki birinci anlayışımız içerisinde üyelerimizin ekonomik, sosyal, kültürel, mesleki hak ve menfaatlerini koruma ve geliştirme gibi amacımız var. Sendika  tüzüğümüzün 3. maddesinde yer alan ve anayasada ifadesi bulunan devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne, milli ve manevi değerlere, insan haklarına, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalarak demokrasinin  korunup bütün kurum ve kuruluşlarıyla yerleşmesi ve çağdaş uygarlık düzeyine ulaşılması yolunda çaba göstermektir. Bu nedenle ‘Türkiye Sevdamız ekmek için kavgamız’ sloganını kullanıyor ve bu iki amacın özetini bu cümleyle özetliyoruz. Birlikte daha güçlü olduğumuzu biliyorsunuz, biliyoruz. Ülke adına ve eğitim çalışanları adına ne yapılması gerekiyorsa hiç tereddüt etmeden hiçbirini kulak ardı etmeden, atlamadan yapıyoruz ve yapacağız.” şeklinde konuştu.

Hakkın haklının yanında olmak için sendikamıza üye oldunuz.

İşin ehline verilmesinin zamanının geldiğini kaydeden Gül, “Vaatlere boyun eğmediniz, liyakatsiz atamalara dâhil olmadınız.  Hiçbir üyemiz,  ‘müdür oluruz, şube müdürü oluruz, proje okullarına atanırız’ gibi bir beklentisi olmadan sadece hakkın haklının yanında olmak için sendikamıza üye oldu. Sendikacılığı işin ehline verme zamanı çoktan gelmiştir. Sendikacılıkta yetkiyi alma zamanı gelmiştir. Gelin hep birlikte çalışalım, başaralım.” değerlendirmesinde bulundu.

Kadınların sendikamızda liderlik rollerine yükselmesini, teşvik etmeli, eğitimde cinsiyet eşitliği için çalışmalı ve kadınların profesyonel gelişimlerini desteklemeyiz.

Kadınların sendikacılıktaki önemine dikkat çeken Gül, “Kadınların sendikamızda aktif bir şekilde yer alması, çeşitliliğin artması, farklı bakış açılarının bir araya gelmesi ve daha kapsayıcı bir ortamın oluşması açısından kritik bir öneme sahiptir. Eğitim sektöründe çalışan kadınların deneyimleri, önerileri ve perspektifleri, sendikamızın daha güçlü ve etkili bir şekilde hareket etmesini sağlayacaktır. Bu nedenle, kadınların sendikamızda liderlik rollerine yükselmesini teşvik etmeli, eğitimde cinsiyet eşitliği için çalışmalı ve kadınların profesyonel gelişimlerini desteklemeyiz.” ifadelerini kullandı.

Genel Sekreterimiz Haydar Urfalı, Amasya’da İstişarelerde Bulundu.

Genel Sekreterimiz Haydar Urfalı, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ile birlikte 24.02.2024 tarihinde Türkiye Kamu-Sen Amasya İl Temsilciliği’nin düzenlediği Teşkilat Buluşması ve İstişare Toplantısı’na katıldı. Türkiye Kamu-Sen Amasya İl Temsilcisi Şemsettin Dümen’in ev sahipliğinde yapılan toplantıda, Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikalarımızın genel başkanları, genel başkan yardımcıları, şube başkanları, şube yönetim kurulu üyeleri ve üyelerimiz de hazır bulundu.

Genel Sekreterimiz Haydar Urfalı, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ile birlikte teşkilat mensuplarımız ve emekli öğretmenlerimizle de buluştu.

Urfalı daha sonra Amasya Şube Başkanı Kamil Terzi, şube yönetim kurulu üyeleri, ilçe ve üniversite temsilcileri ile Türk Eğitim-Sen Amasya Şubesi’nde bir araya gelerek, teşkilat çalışmaları hakkında görüş alış-verişinde bulundu.

Haydar Urfalı, toplantılarda yaptığı konuşmalarda sözlerine, “Teşkilatlarımızın azim kararlılık ve samimiyetlerini bir kez daha müşahede etmek muhteşem. Allah hepsinden razı olsun. Birliğimiz dirliğimiz kardeşlik ve dostluğumuz daim olsun” diyerek başladı.

Kariyer basamakları sınavı kaldırılmalıdır.

ÖMK ile ilgili önemli açıklamalar yapan Urfalı, seçimlerin ardından MEB’in kanunla ilgili eksiklikleri eğitimin paydaşlarıyla bir araya gelerek gidermesini istedi. Özellikle kariyer sınavının kaldırılması gerektiğine vurgu yapan Urfalı, “Fırsat eşitsizliği oluşturmaması noktasında yapılması gereken sınav şartının kaldırılmasıdır. 5 yılını dolduran öğretmenlerimiz uzman, 5 yılını tamamlamış öğretmenlerimiz de başöğretmen ünvanı almalıdır. 31 Mart seçimlerinin ardından kariyer basamakları sınavının kaldırılarak, hizmet yılı esas alınmasını ve öğretmenlerin muhatap olduğu tüm mevzuat ve süreçleri ihtiva edecek şekilde kanunun yeniden düzenlenmesini talep ediyoruz” dedi.

Yardımcı hizmetli personel eksiği giderilmelidir.

Yardımcı hizmetli personel eksiğinin, okulların yaşadığı en büyük sorunlardan birisi olduğuna dikkat çeken Urfalı, okullarımızdaki hijyen tedbirlerini yürütecek yeterli sayıda yardımcı hizmetli personel alımının ivedilikle yapılmasını istedi. Salgın hastalıkların, özellikle çocuklarda zatürre vakalarının arttığı bugünlerde okulların ve sınıfların hijyen olmasının hayati öneme sahip olduğunu bildiren Urfalı, “Bu konuyu kesinlikle hafife almamalıyız. MEB özellikle bu dönemde okullar için ihtiyaca uygun şekilde yardımcı hizmetli personel alımı yapmalı, okullarda tuvalet kağıdı, sıvı sabun, el dezenfektanı, yüzey temizleyici gibi hijyen ürünlerinin temin edilmesi noktasında tüm imkanlarını seferber etmelidir” dedi.

2024-2025 eğitim-öğretim yılında eğitime-öğretime hazırlık ödeneği tüm eğitim çalışanlarına verilmelidir.

Genel Sekreterimiz Haydar Urfalı, Türk Eğitim-Sen’in yetkili olduğu 2007 yılında Kurum İdari Kurul toplantısında hazırlık ödeneğinin tüm eğitim çalışanlarına verilmesi hususu kararını aldırdıklarını hatırlatarak, MEB’in de talebimiz üzerine bu konuda tavsiye kararı olduğunu hatırlattı.

1 milyon öğretmene eğitim-öğretim hazırlık ödeneği verebilen Bakanlığın, geriye kalan 80-90 bin çalışanına da verebilecek kudrette olduğunu belirten Urfalı, “Türk Eğitim-Sen’in talebi, en azından bir maaş oranında eğitim-öğretim yılının başında tüm eğitim çalışanlarının verilmesidir. 2024-2025 eğitim-öğretim yılında bu talebimiz karşılık bulmalı ve eğitim hizmet kolu ayrımcılıktan kurtarılmalıdır” dedi.

Genel Başkan Yardımcılarımız Cengiz Kocakaplan ve Orhan Kütük Nevşehir’deydi.

Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi il gezilerine bir yenisini daha ekledi. Bu kapsamda, Genel Başkan Yardımcılarımız Cengiz Kocakaplan ve Orhan Kütük, 25.02.2024 tarihinde Nevşehir Şube’nin düzenlediği istişare toplantısına katıldı. Nevşehir Şube Başkanı Tayfur Urgenç ve şube yönetiminin hazır bulunduğu toplantıya üyelerimiz ve çok sayıda davetli katıldı. İstişare toplantısında eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunları, çalışma hayatı ve sendikal faaliyetlere ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu.

Kocakaplan: Eğitim sistemimizin içeriği ve hedefleri bakımından milli, yöntemi ve araçları bakımından çağdaş ve evrensel olması temel ilkemiz olmalıdır.

İstişare toplantısı kapsamında bir konuşma yapan Genel Başkan Yardımcımız Cengiz Kocakaplan eğitim sisteminin milli olması gerektiğine dikkat çekti. Kocakaplan, “Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin’in yakın zamanda uygulanacak yeni müfredat için çalışmalar yapıldığını belirten açıklamalarını sendika olarak merakla takip ediyoruz. Türk Eğitim Sen olarak müfredat değişikliğinin bütün paydaşlarının katılımı ile yapılmasının daha faydalı olacağına inanıyoruz. Ancak böyle olursa Türk eğitim sisteminde belli bir ivme yakalanmış olacaktır. Bu süreçte, eğitim sistemimizin içeriği ve hedefleri bakımından milli, yöntemi ve araçları bakımından çağdaş ve evrensel olması temel ilkemiz olmalıdır. Bilhassa,  eğitim ile ilgili karar vericilerin ya da uygulayıcıların ideolojik ya da siyasal kurgu ve hedeflerinden uzak kalması çok önemlidir.

Hatırlanacağı gibi Türk Eğitim Sen olarak 2021 yılında “100. Yılında 2. Maarif Kongresi” kapsamında, 2023’e Doğru Türkiye’de dijital eğitim, temel eğitim, özel eğitim, psikolojik danışma ve rehberlik, ölçme seçme ve yerleştirme, yükseköğretim, din eğitimi, değerler eğitimi, mesleki teknik eğitim, müfredat çalıştayları olmak üzere toplam 11 çalıştay ve bir öğretmen kurultayı düzenledik. Bu çalıştaylardan çıkan sonuçlar da eminiz ki Milli Eğitim Bakanlığı’na müfredat çalışmalarında bir yol gösterici olacaktır.” dedi.

Kocakaplan: Eğitimin her basamağını ve eğitim çalışanlarının önerilerini dikkate alıyoruz.

Cengiz Kocakaplan sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk Eğitim-Sen olarak çalışan, üreten, yol gösteren sendikacılığı kendisine şiar edinmiş bir sendikayız. Bu kapsamda eğitimin her kademesini ve eğitim çalışanlarının önerilerini dikkate alıyoruz. Zira geçmişten günümüze düzenlediğimiz çalıştay, şura, toplantı, yarışma vb. çalışmalar eğitime verdiğimiz önemin göstergesidir. İşte bu amaçla; Ziya Gökalp’in vefatının 100. Yılı anısına “Fikrimdeki Türk Asrı ve Türk Birliği” Makale Yarışması ve Mehmet Emin Yurdakul’un vefatının 80. yılı anısına “Gönlümdeki Türk Asrı”  Şiir Yarışması düzenliyoruz. Yarışmalarımızın sonuçları, değerlendirildikten sonra 2024 yılının Kasım ayı içerisinde açıklanacaktır. Yarışmada dereceye giren şiirler kitabın başında yer alacak şekilde, yayınlanması uygun görülen şiirler Türk Eğitim-Sen tarafından bir kitapta toplanacaktır.” ifadelerini kullandı. 

Kocakaplan: Farklı istihdam modellerini kabul etmiyoruz. Tüm öğretmenler sadece kadrolu olarak atanmalıdır.

Öğretmenlerimizin yıllardır farklı istihdam modellerinden dolayı kendisini bölünmüş bir sistemin içinde bulduğunu söyleyen Kocakaplan, “Vekil öğretmen, ücretli öğretmen, sözleşmeli öğretmen, kadrolu öğretmen şeklindeki istihdam biçimleri ile öğretmenler arasında eşitlik sağlanamadı. Nasıl ki ücretli polis, ücretli doktor çalıştırılmıyor ise insan yetiştiren bir mesleğin saygınlığını azaltan, mesleği tahrip eden, eğitimin kalitesini düşüren bir usulle öğretmen çalıştırılmamalıdır. ‘Türkiye Yüzyılını eğitim ile inşa ederken, eğitim her şeyden önce gelmelidir. Türk Eğitim-Sen olarak talebimiz sadece kadrolu öğretmen atama yapılmasıdır.”

Kocakaplan: Üye sayımız 250 binleri aştı. Bu hızla artan ivme katlanarak devam edecektir.

Türk Eğitim-Sen’in üye sayısının 250 bini aştığını söyleyen Kocakaplan, “15 Mayıs 2024 tarihine kadar üye sayımızın katlanarak artacağına inanıyoruz. Bu ivmeyi kesintiye uğratmadan devam ettirirsek, teşkilatımız gelecek dönem toplu sözleşme sürecinde yetkili sendika olarak masaya oturacaktır.” dedi.

Kütük: Artık kamu çalışanlarının umutsuzluğu son bulmalıdır!

Ardından kürsüye gelen Genel Başkan Yardımcımız Orhan Kütük, “Türk Eğitim-Sen olarak, kurulduğu günden bugüne, kamu hayatında her türlü ayrımcılığı yok etme, adil bir yapının kurulması için gerek alanlarda gerek masada mücadele eden tek sivil toplum kuruluşuyuz. Dolayısıyla Türkiye Kamu-Sen yetkiyi alarak önümüzdeki toplu sözleşmelere yetkili konfederasyon olarak katılmalı ve artık kamu çalışanlarının umutsuzluğu son bulmalıdır” dedi.

Kütük: Birinci dereceye gelen kamu çalışanlarının ek göstergelerinin 3600’e yükseltilmesi için gerekli yasal çalışmanın yerel seçimler öncesinde TBMM gündemine getirilmesini istiyoruz

Memur ve memur emeklilerinin gözü kulağının ek gösterge düzenlemesinin bir an önce hayata geçirilmesinde olduğunu bildiren Kütük, “Türk Eğitim-Sen olarak verilen sözlerin tutulması ve 1. dereceye gelen tüm memurların ek göstergelerinin 3600’e yükseltilmesi için gerekli yasal çalışmanın yerel seçimler öncesinde TBMM gündemine getirilmesini istiyoruz” diye konuştu.

Kütük: “emaneti ehline veriniz” 

Liyakat ve ehliyet yerine mülakat uygulamasının esas alınmasının sakıncalarına değinen Kütük, “Bakınız; Kur’an’da “emaneti ehline veriniz” buyruğu ile sorumluluğun ve yetkinin söz konusu olduğu durumlarda liyakat ve ehliyet sahiplerine emanetin teslim edilmesi gerektiği açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla ilk atamalarda, görevde yükselmelerde ve yönetici atamalarında mülakat tamamen kaldırılmalı, sadece sınav başarısının esas alındığı bir sistem ihdas edilmelidir” dedi.

Kütük: İlle de liyakat

Kütük sözlerine şöyle devam etti: “En başarılı, sınavla öğrenci alan ve üst düzey öğrencilerimizin okuduğu proje okullarına yönetici ve öğretmen atama sürecine bir çeki düzen verilmelidir. Sınav başarısı ve liyakati önceleyen bir sistem inşa edilmelidir. Proje okullarının yönetici atamalarının MEB Yönetici Atama Yönetmeliği, öğretmen atamalarının da MEB Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği kapsamına alınmasını talep ediyoruz.”

Kütük: Giyecek Yardımı Genelgesinde belirlenen ücretler güncellenmelidir

Memurlara Yapılacak Giyecek Yardımı Genelgesinde belirlenen fiyatların günümüzün koşullarına uygun olarak revize edilmesini isteyen Kütük, “Rayiç bedelin altında kalmayacak ve kamu personelinin bu konudaki mağduriyetini giderecek şekilde yükseltilmesi, ayrıca fiyatların Memurlara Yapılacak Giyecek Memurlara Yapılacak Giyecek Yardımı Yönetmeliğinin 5. Maddesinde belirlenen  tarih aralıklarında güncellenmesine dikkat edilmesi hususunda talepte bulunduk.” dedi.

Son olarak Öğretmen Meslek Kanunundaki eksikleri de sıralayan Kütük; tüm öğretmenlerin maaş karşılığı ders saatlerinin 15 saate eşitlenmesi, ek ders ücretleri, nöbet görevleri ve  atama süreçleri konularında da düzenleme yapılması gerektiğini söyledi.

Genel Başkan Yardımcımız Dolgun, Kilis Şube’nin 4. Olağanüstü Genel Kurulu’na Katıldı.

Genel Başkan Yardımcımız Selahattin Dolgun, 25.02.2024 tarihinde Kilis Şube’nin 4’ncü Olağanüstü Genel Kurulu’na katıldı. Genel Kurul’un hayırlı olmasını dileyen Dolgun, yeni şube yönetimine çalışmalarında başarılar diledi.

Ek ders ücretleri yüzde 100 artırılmalıdır.

Kilis teşkilatıyla da bir araya gelen Dolgun, yaptığı konuşmada ek ders ücretlerine maaş zammı oranında her yıl artış yapılmasına rağmen katsayı artışı yapılmaması nedeniyle ek ders ücret artışlarının bir anlam ifade etmediğini kaydetti. Dolgun, “Sendikamızın talebi ek ders ücret ödeme katsayısının gündüz öğretimi için 140’tan 280’e, gece öğretimi için 150’den 300’e artırılmasıdır. Bilindiği gibi ek ders ücret ödeme katsayının artırılması için Türkiye genelinde gerçekleştirdiğimiz imza kampanyamızda 157 bin imza topladık ve MEB’e teslim ettik. Öğretmenlerimiz memleketimizin her köşesinde fedakârca görev yapmaktadır. Geçim kaygısı olmadan, aklında fikrinde ay sonunu nasıl getireceğinin hesabını yapmadan görevlerini ifa edebilmelidirler. Bu noktada ek ders ücretlerinin yüzde 100 artırılması büyük önem taşımaktadır. MEB haklı talebimize kulak vermelidir.” dedi.

Eğitim çalışanlarına şiddetin son bulması için yasa çıkarılsın!

Eğitim çalışanlarına yönelik şiddete dikkat çeken Dolgun, eğitimcilerimize uygulanan şiddeti lanetlediklerini bildirdi. “Biz şiddet olaylarını kınamaktan, lanetlemekten bıktık. Ama ne yazık ki hala değişen bir şey yok” diyen Dolgun, korkutulan, sindirilen, ezilen eğitimcilerle başarı yakalanmasının mümkün olmadığını kaydetti. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’nın üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini isteyen Dolgun, “TBMM nezdinde öğretmenlerimize yönelik şiddeti önleyici tedbirler için yasal süreç başlatılmalıdır. Şiddet yapanın yanına kar kalmamalıdır. Sağlıkta şiddet uygulayanlara ceza artırımı öngören yasanın benzeri eğitim çalışanları için de çıkarılmalıdır. Bilindiği gibi sendikamız 2019 yılında eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önlemek amacıyla etkili tedbirler alınması ve caydırıcı müeyyideler getirilmesi için yasa teklifi hazırlamıştı. Mevcut bir yasa teklifi varken, yapılması gereken daha fazla zaman kaybedilmeden buna destek vermektir” diye konuştu.

Mülakat ile nasıl adalet sağlayacaksınız?

Proje okulları başta olmak üzere MEB’e bağlı tüm atamaların liyakat esasına göre yapılması gerektiğini bildiren Dolgun, “Mülakat adaletsizliğe zemin hazırlayan, ehliyeti yok sayan, tamamen keyfiyete bağlı bir usuldür. Huzur ve barışı da yok sayan mülakat yöntemi, yazılı sınav başarısının rencide edilmesinden dolayı aynı zamanda kurumlarımızı zayıflatmaktadır. Her zaman söylüyoruz: MEB’e bağlı tüm atamalar sınavla olmalı, mülakat kökten kaldırılmalıdır. Ancak bu şekilde ehil insanlar iş başına gelecek, hak gaspı önlenecek, adalet tesis edilecek, eğitim kurumlarımız ivme kazanacak, eğitimde kalite, verim artacaktır” dedi.

Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram’ın Bolu Ziyaretleri

Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram 24.02.2024 tarihinde Türkiye Kamu-Sen Bolu İl Başkanlığı’nın düzenlediği istişare toplantısına katıldı. Katılımın yoğun olduğu toplantıda, TÜRKAV Genel Başkanı Ebubekir Korkmaz, Türk Haber-Sen Genel Başkanı Yücel Kazancıoğlu, Türk İmar-Sen Genel Başkanı Zafer Çelik, Türkiye Kamu-Sen Bolu İl Temsilcisi Furkan Özübek, Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikalarımızın genel başkanları, genel başkan yardımcıları, şube başkanları, şube yönetim kurulu üyeleri ve üyelerimiz de hazır bulundu.

Kamu görevlilerinin haklarını koruyup, daima daha iyiye ve güzele ulaştırmayı hedefliyoruz.

Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram istişare toplantısında yaptığı konuşmada, “Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen olarak her zaman millet, vatan sevdasını ve hizmet aşkını alarak; Türkiye Cumhuriyeti’nin vazgeçilmez değerlerini ve kamu görevlilerinin haklarını koruyup, daima daha iyiye ve güzele ulaşmayı hedefliyoruz. Yarım milyona yaklaşan büyük bir kitlenin aile sıcaklığı içinde bütünleştiği bu kutlu yolculukta, Allah birliğimizi, dirliğimiz bozmasın.” dedi.

Bayram: Müfredat ile ilgili milli kimliğimiz çerçevesinde yapılacak her türlü çalışmaya destek olmaya, katkı sunmaya hazırdır.

Önümüzdeki günlerde açıklanacak müfredat ile ilgili de açıklamalarda bulunan Bayram, “Yakın zamanda MEB tarafından yeni müfredat ile ilgili bir açıklama gelecektir. Türk Eğitim-Sen olarak her zaman ifade ettiğimiz gibi müfredatlar güncellenirken, dünya ve ülkemiz ihtiyaçları göz önünde bulundurularak 21. yüzyıl becerileri mutlaka yer almalıdır.  Türk milletinin ana hatları ile örtüşen milli müfredat hazırlanmalıdır. Türk Eğitim-Sen olarak özellikle altınız çizmek gerekirse, milli kimliğimiz çerçevesinde yapılacak her türlü çalışmaya destek olmaya, katkı sunmaya hazırız.” diye konuştu.

Tecrübe ve kıdem kariyer belirlenmesinde esas olmalıdır.

Öğretmenlik kariyer basamakları üzerinden uzun süre öğretmenlerin huzursuz edildiğine dikkat çeken Bayram, “ÖMK üzerinden geçtiğimiz yıllarda gereksiz tartışmalarla eğitim kamuoyu meşgul edilmişti. Her zaman dile getirdiğimiz gibi öğretmenlerimizin kariyerleri sınav esaslı değil, hizmet yılına dayalı olarak belirlenmelidir. Çünkü öğretmenlik, sadece “bilme” değil “bildiğini aktarma” mesleğidir. Dolayısıyla kariyer planlamasında tecrübe ve kıdem belirleyici olmalıdır. Beş yılını dolduran her öğretmen uzman, 10 yıllını dolduranlar ise başöğretmen olarak kabul edilmelidir.” şeklinde konuştu.

Genç meslektaşlarımız umutları kırılmasın, atama sayıları artırılsın

Ülkemizin en önemli sorunlarının başında öğretmen atamalarındaki yetersizlik olduğuna dikkat çeken Bayram; “Yaklaşık 500 bin öğretmenimiz atama beklerken ve eğitim fakültelerinden her yıl ortalama 40 bin gencimiz mezun olurken, gerçekleştirilen sınırlı atama kontenjanlarıyla ne eğitimin ihtiyaçlarının ne de genç meslektaşlarımızın beklentileri karşılamaktan çok ama çok uzaktır.

Bir yanda 67 bine yakın ücretli öğretmen görevlendirmesi yapılırken, her yıl 20-30 bin öğretmen atama sayılarını asla yeterli bulmuyoruz. 2024 yılındaki atama sayısının en az ücretli öğretmen sayısı kadar olmasını talep ediyoruz.” ifadelerini kullandı. 

Öte yandan Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram, 26.02.2024 tarihinde BAİBÜ Teknokent’i ve BAİBÜ Mühendislik Fakültesi Sekreteri Rahmi Temel’i de ziyaret etti.

Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram, Bingöl’de Eğitim Çalışanları İle Bir Araya Geldi.

Genel Başkan Yardımcılarımız alanlardan ayrılmıyor. Bu kapsamda Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram, 20-21.02.2024 tarihinde Bingöl’de okul/kurum ziyaretlerinde bulundu ve istişare toplantısına katıldı.

Genel Başkan Yardımcımız Bayram Bingöl temasları kapsamında ilk olarak,  Bingöl Şube Başkanı Sedat Dursun ve yönetimi ile birlikte Şehit Mustafa Gündoğdu Ortaokulu’nu, Gazi İlkokulu/Ortaokulu ve 75. Yıl İlkokulu/Ortaokulunu ziyaret ederek eğitim çalışanlarının beklenti ve taleplerini dinledi.

Daha sonra Bayram ve beraberindeki heyet Bingöl TÜRKAV İl Başkanı Halit Rıza Başbuğ’u makamında ziyaret etti.

Ziyaretlerin son gününde ise Bayram Bingöl İl Millî Eğitim Müdürü Mustafa Özel’i ziyaret etti.

Safımız, her daim,  hiçbir denge hesabı gütmeden her zaman eğitim çalışanların yanı olacaktır.

İstişare toplantısı kapsamında bir konuşma yapan Genel Başkan Yardımcımız Erhan Bayram, “Türk Eğitim-Sen kurulduğu 1992’den bu tarafa her durum ve şartta eğitimi ve eğitim çalışanlarını ilgilendiren her gelişmede taraf olmuştur. Bundan sonrada safımız, her daim,  hiçbir denge hesabı gütmeden her zaman eğitim çalışanlarının yanı olacaktır. Allah birliğimiz, dirliğimizi bozmansın.” dedi.

Eğitim çalışanları, proje okullarına yönetici ve öğretmen atamasında yıllardır süre gelen keyfiliğe son verilmesini bekliyor!

Vatanperver eğitimcilerin dilinde tüy bitmesi pahasına dile getirdiği, ancak yıllardır görmezden, duymazdan gelinen proje okullarına yapılan yönetici atamalarındaki haksızlığa dikkat çeken Bayram, “Bilindiği gibi geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin, “Proje okullarına yönetici ve öğretmen görevlendirmelerinde yeni bir yönetmelik çıkarılacak.” şeklinde bir açıklaması oldu. Biz bunu önemsiyoruz. Çünkü eğitim çalışanları uzun zamandır proje okullarına yönetici ve öğretmen atamasında yıllardır süre gelen keyfiliğe son verilmesini bekliyor ve istiyor. Bu minvalde, çocuklarımızı emanet ettiğimiz bu okullarımızın yönetici ve öğretmen atamalarında tek ölçütümüz liyakat olmalıdır. Ayrıca proje okulları da MEB ’e bağlı diğer tüm okullarımız gibi ilgili mevzuata göre yürütülmelidir.” ifadelerine yer verdi.

Personel yetersizliğinden dolayı birden fazla tutulan nöbetlere de ücret ödenmelidir.

Bayram: “Hatırlanacağı gibi Türk Eğitim Sen olarak, 2016 yılında nöbet görevi karşılığında öğretmenlere ücret verilmemesi probleminin çözümü için konuyu her platforma taşıyarak, angaryanın önlenmesi hususunda  ciddi çalışmalar yapmış, girişimlerimizin sonunda tutulan nöbetlerin karşılığında 3 saat süren nöbet ücret ödenmesi uygulaması başlamıştı. Fakat personel yetersizliğinden dolayı birden fazla nöbet tutulması durumunda herhangi bir ücret ödenmemektedir. Türk Eğitim-Sen olarak talebimiz, birden fazla tutulan nöbet görevleri için de ücret ödenmesidir.” dedi.

Teknofest ve Tübitak projeleri skor yarışı haline getirilmesin!

Son günlerde Teknofest ve Tübitak projeleri kapsamında hem öğretmenlerimiz hem de öğrencilerimiz eğitim öğretim faaliyetlerini sağlıklı yapamaz hale geldiğine dikkat çeken Bayram, “Eğitim sürecinin bilimsel ve sosyal etkinlikler ile zenginleştirilmiş olmasını çok önemsiyoruz. Ancak bu durumu eğitim öğretimi aksatacak ve yarış haline getirilmesinden dolayı hem öğretmenler hem de öğrenciler açısından verimli olduğunu düşünmüyoruz. Bu amaçla Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu konuya daha çok özen göstermesini ve projelerin skor yarışı haline gelmemesini istiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Emeklilerimizin ve çalışanlarımızın hevesleri kursaklarında kalmamalı, ek gösterge düzenlemesi bir an önce hayata geçmelidir.

1. dereceye gelen tüm memurların ek göstergelerinin 3600’e yükseltilmesi için gerekli yasal çalışmanın yerel seçimler öncesinde TBMM gündemine getirilmesini isteyen Bayram,   “Emeklilerimizin ve çalışanlarımızın hevesleri kursaklarında kalmamalı, ek gösterge konusu yapılacak düzenleme ile artık gündemden tamamen çıkarılmalıdır”  dedi.