Mazlum insanların da hak sahibi olacağı yeni bir dünya düzeninin kurulması gerekiyor

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Yeni Şafak gazetesi tarafından İstanbul’da Büyük Çamlıca Camii’nde düzenlenen Şehit Mustafa Cambaz 2. Fotoğraf Yarışması Ödül Töreni’ne katıldı.

Kurtulmuş, burada yaptığı konuşmada, bu yarışmanın sadece Mustafa Cambaz’ı hatırlamak değil, onun şahsında 15 Temmuz’u daha iyi anlayarak sonraki nesillere anlatabilmek için bir vesile olarak görülmesi temennisini dile getirdi.

15 Temmuz’un yakın tarihte kalmış, büyük acılar ve büyük zorluklar yaşanmış bir geceden ibaret olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, “15 Temmuz, ciddi bir şekilde milli şahlanış ve yeniden bağımsızlık ruhuyla ve şehadet bilinciyle yüz binlerce kardeşimizin ayağa kalkarak sokaklara çıktığı, Türkiye’nin meydanlarını doldurduğu ve her türlü gücü elinde bulunduran zalimlere karşı mücadele edebildiği şanlı bir destanın gecesidir.” diye konuştu.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, 15 Temmuz darbe girişiminde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diledi.

İsrail’in Gazze’ye saldırılarında vefat eden gazetecilere de Allah’tan rahmet dileyen Kurtulmuş, “Belki bu Mustafa Cambaz Fotoğraf Yarışması’nı önümüzdeki yıldan itibaren Gazze şehidi gazeteci ve fotoğrafçıları da işin içerisine katacak şekilde genişletmemiz mümkün olur diye teklif ediyorum. Bu düşüncemi sizlerle paylaşıyorum.” dedi.

“Türkiye, insanlık cephesini harekete geçirmeye çalışıyor”

“Bütün dünyanın gözü önünde özellikle başta Amerika Birleşik Devletleri ve bazı Batılı ülkeler olmak üzere Gazze’de katliamı da aşan soykırıma karşı dünyanın seyirci kalması anlaşılabilir bir şey değildir.” diyen Kurtulmuş, Batı’nın tarihinde, içinde ve sosyal yapısında olanı bir kere daha ortaya koyduğunu belirtti.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, şöyle devam etti:

“Auschwitz ve Srebrenitsa’da olduğu gibi, bu sefer de Gazze’de işlenen bu insanlık suçlarını gözlerini kapatarak görmezden geliyorlar, kulaklarını tıklayarak duymazdan geliyorlar ve bunu sanki gelip geçiştiririz zannediyorlar. Bir kısmı açıkça ve müptezel bir şekilde zalimin elini, kolunu serbest bıraktıklarını ilan ederek işlenen bu cürümlere ortak oluyor. Bir kısmı sessiz kalarak ortak oluyor. Bir kısmı ‘Ama ne yapalım, öyle ama…’ diyerek maalesef mazluma da pay çıkartabilecek bir densizlikle bu cürümlere ortak oluyor. Ama Allah'a çok şükür, Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Türkiye olarak ilk andan itibaren bu insanlık dramının sonlandırılabilmesi için bütün gücümüzle bütün uluslararası platformlarda insanlık cephesini harekete geçirmeye çalışıyoruz.”

“Mazlum insanların da hak sahibi olacağı yeni bir dünya sisteminin kurulması gerekiyor”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde yeni ve sonuç verici kararların alınabilmesi ciddi mücadele verdiğini bildiren Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Ümit ediyoruz ki en kısa zamanda bu zalim, despot rejimi, Netanyahu ve çetesini durduracak adımlar uluslararası camia tarafından atılabilir. Ama bundan daha önemlisi, yeryüzünde artık hakkı, adaleti, insanlığı, insafı, vicdanı söyleyebilecek ve bunu da bir sistem olarak dünyaya teklif edebilecek sözün sahibi olanlar olarak Türkiye'ye söz sırası gelmiştir, bundan sonra en güçlü şekilde bunu söyleyeceğiz.”

Mazlum insanların da hak sahibi olacağı yeni bir dünya sisteminin kurulmasının gerektiğini belirten Kurtulmuş, yeni bir dünya sisteminden bahsedilebilmesi için insanların hepsinin yaradılışta eş kabul edildiği, bütün ülkelerin egemen eşitliğinin tanındığı ve yeryüzünün 7,5 milyar insanın ortak mülkü olduğu fikrine inanacak bir zihin yapısına ihtiyaç olduğunu söyledi.

“Dünya, ya büyük bir küresel savaşa doğru hızla yürüyecek ya da hakkaniyete dayalı yeni bir sistem kuracağız”

Kurtulmuş, kim isterse istesin, kimin elinde ne güç olursa olsun, kim hangi imkanları kullanırsa kullansın bugünkü dünyanın böyle devam etmesinin imkanı ve ihtimali olmadığının altını çizerek, “Ya dünya çok büyük bir alt üst oluşa doğru gidecek yani açıkçası ya büyük bir küresel savaşa doğru hızla yürüyecek ya da insanlık cephesinin kazanması sonucu hakkaniyete dayalı yeni bir sistem kuracağız. Bunun için canla başla, gayretle mücadele edeceğiz ve Türkiye olarak tarihte olduğu gibi bundan sonra da insanlığa bu anlamda katkı sunmaya devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı Türkiye’nin bugün çoktan bölünmüş ve iç savaşın karanlık kuyusuna atılmış olacağını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şimdi İsrail bu bölgede, bu katliamları yapıyor ya... Adam gemiyi buraya getirdiğinde arkasındaki dayısı ‘Kırmızı çizgilerimiz yoktur İsrail için.’ diyor ya… Hatta daha bir adım ileriye gidiyor, ‘Burada YPG’yi, PYD’yi Suriye'de, Irak’ın kuzeyinde IŞİD’e karşı korumak bizim vazifemizdir.’ diyor. Yani açıkça Türkiye'yi tehdit ediyor. Bu adamlar eğer 15 Temmuz başarılı olsaydı inanın bu sözleri yapmayacaklar, bu sözleri yerine getirmeyecekler, belki çoktan ele geçirdikleri Türkiye, İsrail'in yanında bugün durarak bu emperyalistlerin yeni oyununun maşası olan bir ülke olarak maalesef tarihe, çok kanlı bir senaryonun parçası olarak katılacaktı.”

Konuşmaların ardından Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Albayrak, TBMM Başkanı Kurtulmuş ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat’a hediye takdim etti.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, yarışmada dereceye girenlere ödüllerini verdi.

Törene, Mustafa Cambaz’ın eşi Semra Cambaz ve oğlu Alparslan Cambaz da katıldı.