Sivas’ta işlenen “insanlık suçu”nun üzerinden 32 yıl geçti. Madımak Oteli’nde 33 aydınımız, yazarımız, sanatçımız ve 2 otel çalışanı yakılarak katledildi. 35 canımızı aramızdan alan Cumhuriyet karşıtı gerici katliamı bir kez daha öfkeyle lanetliyoruz. Faşizmin karanlığına teslim olmayanlar, bu saldırıyı unutmadan geleceğe yürüyor.
Bu katliam, yıllarca ilmek ilmek örülmüş karanlık düzenin bir sonucuydu. 12 Eylül rejiminin zeminini hazırlayan faşist zihniyetin ilk provaları Kahramanmaraş ve Çorum’da yapılmış, halk mezhep, etnik kimlik ve inanç üzerinden birbirine düşürülmek istenmişti. Aynı senaryonun 1993’te Sivas’ta ortaya konmasıyla, Madımak’ta yalnızca canlarımızın değil, adaletin, özgürlüğün, çağdaşlığın ve eşitliğin kül edilmek istendiği bir barbarlık yaşandı.
Şubat 2025’te Madımak Katliamı davasından hüküm giyen 2 caninin daha Cumhurbaşkanı affı ile salıverilmesiyle, yargılanan 29 katilden 23’ü serbest bırakılmış oldu. Göz önündeki birkaç fail “göstermelik” olarak yargılanırken, dönemin yöneticilerinin ve siyasi iradenin sorumluluğu hiçbir zaman sorgulanmadı. “İnsanlık suçunda zaman aşımı olmaz” diyen demokratik kitle örgütlerinin açtığı davada, mahkeme “zaman aşımı” kararı verdi; dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın bu kararı “Milletimiz için, ülkemiz için hayırlı olsun” sözleriyle karşılaması, iktidarın hangi safın yanında durduğunu açıkça ilan etmesiydi. Oysa unutulmamalıdır ki, insanlığa karşı işlenen suçlarda zamanaşımı olmaz.
Ellerini kollarını sallayarak dolaşan katiller, yargı eliyle adeta ödüllendirilmiş, Sivas davasında sanıkları savunan isimler milletvekili, hatta bakan yapılarak onurlandırılmıştır. Bugün de farklı inanç gruplarına, muhaliflere, laiklikten yana yurttaşlara yönelik tehditler açıkça sürmekte; mezhepçilik, tek tipleştirme ve öteki gördüğünü sindirme politikası, bir kez daha devletin resmi dili haline getirilmektedir.
Eğitim-İş olarak bir kez daha altını çiziyoruz: Cumhuriyetin kazanımlarına, Atatürk ilke ve devrimlerine yönelen emperyalist planlar, gerici kalkışmalar ve etnik ayrımcılık girişimleri; halkımızın Cumhuriyetle kurduğu güçlü bağ sayesinde bugüne dek amacına ulaşamamıştır, ulaşamayacaktır. Toplumsal barışı hedef alan saldırılar, katliamlar ve tehditler bu topraklarda barış içinde, kardeşçe yaşama umudumuzu asla söndüremeyecektir.
Madımak’ta yitirdiğimiz aydınlarımızı, sanatçılarımızı unutmadık, unutturmayacağız!
Aydınlık bir ülke için karanlığa boyun eğmeyeceğiz!
MERKEZ YÖNETİM KURULU
Sendika HaberleriŞube HaberleriBilgi-Belge-TalepDayanışmaHukuk HaberleriEğitim Haberleri
