Sendikamız tarafından üyemiz adına açtığımız davada, Balıkesir 2. İdare Mahkemesi, aile birliği mazeretiyle yapılan atama talebinin reddine ilişkin işlemi hukuka aykırı bularak iptal etti. Kararda, aile birliğinin korunmasının yalnızca bir takdir konusu değil, idare açısından açık bir yükümlülük olduğu vurgulandı.
Mahkemenin Dayandığı Anayasal Çerçeve:
Mahkeme kararında, Anayasa’nın “Ailenin Korunması ve Çocuk Hakları” başlıklı 41. maddesine açıkça atıf yapılarak; ailenin Türk toplumunun temeli olduğu, devletin ailenin huzur ve refahını sağlamakla yükümlü bulunduğu hatırlatıldı. Bu anayasal güvence doğrultusunda, kamu personelinin aile birliğinin korunmasının idarenin asli sorumluluklarından biri olduğu belirtildi.
Mahkemenin Altını Çizdiği Temel İlke:
Kararda özellikle şu ilkeye yer verilerek: “Uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınacak kadar önemli olan ailenin birlikteliği ve korunması hususunda; Anayasa’nın, 657 sayılı Kanun’un ve ilgili yönetmeliklerin düzenlemelerine göre, eşlerin ayrı kurumlarda çalışmaları halinde, diğer eşin çalıştığı kurumla gerekli koordinasyon sağlanmak suretiyle bu eşin de isteği halinde aynı veya yakın bir yere naklinin yapılması idare açısından bir yükümlülüktür.” Denildi.
Mahkeme verdiği kararda özetle; İdarenin Uluslararası Sözleşmeler ve Anayasa ile güvence altına alınan bir hakkı yerine getirmede takdir hakkının olmadığı aksine bu hakkın yerine getirilmesinde yükümlü olduğunun altını çizmiştir.
TEÇ-SEN olarak diyoruz ki:
Aile birliği, idarenin keyfî değerlendirmelerine veya takdir yetkisine bırakılamaz; anayasal ve yasal bir haktır.
Bu karar, aile birliği mazeretinin görmezden gelinemeyeceğini açıkça ortaya koyan emsal bir yargı kararıdır.
Üyemize geçmiş olsun diyor, aile birliğini esas alan adalet mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.
TEÇ-SEN GENEL MERKEZİ






