Türkiye yine demokrasi ve adalet sistemi açısından endişe verici gelişmelerle dolu bir güne uyanmıştır. Dayanaksız suç isnatlarıyla dolu olması nedeniyle kamuoyunda ana muhalefet partisi CHP’yi yargı eliyle şekillendirme girişimi olarak değerlendirilen “butlan davası”nın görüldüğü bugün, aynı zamanda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında yeni bir soruşturma başlatılmıştır.
Tutuklu siyasetçi İmamoğlu’nun seçim kampanyasının direktörü Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ da bu yeni soruşturmaya dahil edilmiştir. CHP Genel Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre, soruşturmanın konusu “casusluk” iddiasıdır.
Bir siyasetçinin seçim çalışmasını casusluk faaliyeti olarak değerlendiren bu soruşturma kapsamında, Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ın “casusluk suçlamasıyla gözaltına alınması”, Türkiye’de basın özgürlüğü ve hukuk devleti ilkeleri açısından büyük bir skandal olarak görülmektedir.
Türkiye günden güne gazetecilerin, aydınların ve muhalif seslerin daha da tehdit altında hissettiği bir ülkeye dönüştürülmektedir. Canlı yayında yapılan bir şakaya gülmenin bile suç sayıldığı, onlarca sabıka kaydı bulunan çete mensuplarının serbestçe dolaştığı, buna karşın sosyal medyada fikir beyan eden gençlerin adliye koridorlarını doldurduğu bir tabloyla karşı karşıyayız.
Bu tablo, Cumhuriyet’in köklü demokrasi kültürüne ve Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün önemle vurguladığı adalet ilkesine açıkça aykırıdır.
Birleşik Kamu-İş olarak her zaman demokrasiden, ifade özgürlüğünden ve özgür basından yana olduğumuzu bir kez daha vurguluyoruz. Siyasi dava ve soruşturmaların şeffaf, adil ve hukuk çerçevesinde yürütülmesi gerektiğini belirtiyor; Merdan Yanardağ başta olmak üzere, çağrılsalar ifade vermeye gidecek gazeteci ve siyasetçilerin tutuklu yargılanması uygulamasının derhal sona erdirilmelidir!
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Merkez Yönetim Kurulu
