Yurttaş Birlikteliğinin çağrıcısı olduğu 6 Aralık Ankara "Emeklinin ve Emekçinin Bütçe Hakkı" mitingine KESK olarak katılım sağladık. Eş Genel Başkanımız Ahmet Karagöz'ün mitingte yaptığı konuşma:

Merhaba dostlar,

Emekçiler, emekliler, kadınlar, gençler merhaba!

Konfederasyonum KESK adına hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Ülkenin neresinde olursa olsun, insanca bir yaşam için mücadele eden, yüreği burada Tandoğan’da atan milyonlara da buradan selamlarımızı, sevgilerimizi iletiyoruz.

Değerli Dostlar,

Buradan 3 bilemediniz 5 kilometre ötedeki Meclis’te günlerdir bütçe yasa teklifi görüşülüyor.

Peki, iktidar bu yasa ile bize ne teklif ediyor?

Bu bütçenin omurgasını oluşturan vergiler kimden toplanacak? Diye soruyoruz.

Ne diyorlar biliyor musunuz?

“Toplayacağımız her 100 TL verginin 90 TL’sini Gelir Vergisi, KDV, ÖTV gibi vergilerle emekçi kesimlere, halka yani sizlere yıkacağız. Sadece 10 TL’si şirketlerden, holdinglerden, patronlarda alacağız.” Diyorlar.

Yükünü bize yıktığınız vergileri nereye, kime harcayacaksınız? Diye soruyoruz.

Diyorlar ki;

  • “Toplayacağımız 100 TL verginin 20 TL’sini faize,
  • 5 TL’sini teşvik-prim desteği-katkı olarak sermayeye,
  • En az 16 TL’sini silah tekellerine,
  • 3 TL’sinin ise beşli çeteye, yandaş müteahhitlere dolar cinsinden hazine garantisi olarak aktaracağız.” Diyorlar.

Ülkede milyonar işsiz, milyonlar sefalete itilmiş durumda. Ama onlar hiç yüzleri kızarmadan “size kaynak yok” diyorlar.

· “Sizden toplayacağımız her 100 TL verginin sadece 4 TL’si yoksullukla mücadeleye,

· 3 TL’sini istihdama,

· 3 TL’sini Tarıma

· 2. 8 TL’sini Hukuk ve Adalete ayıracağız.

· Araştırma ve Geliştirmeye 62 kuruş, Bağımlılıkla Mücadeleye 11 Kuruş, Kadının Güçlenmesi programlarına 6 kuruş ayıracağız” Diyorlar.

İşin özü dostlar bu bütçe teklifi ile bizlere daha fazla yoksulluk, daha fazla işsizlik daha fazla sefalet teklif ediyorlar.

Biz KESK olarak bu teklifi kabul etmediğimizi haftalar önce ilan ettik.

22 Kasım’da Samsun ve Adana’da, 29 Kasım’da Van ve İzmir’de gerçekleştirdiğimiz bölge mitinglerinde emeğin kürsüsünü kurduk. Hep birlikte: “Halk için Bütçe, Demokratik bir ülke İstiyoruz!” diye haykırdık.

Dostlar, hepimiz biliyoruz ki, demokrasi olmadan halktan yana bir bütçe olmaz.

Bu nedenle buradan bir kez daha söylüyoruz:

Halkların oyuyla seçilmiş belediyelere kayyum atanırken, halkların çok büyük teveccühü ile seçilmiş belediye başkanları tutuklu iken, halkın iradesi gasp edilirken, hangi bütçeden, hangi demokrasiden söz edeceğiz?

Kayyuma karşı demokrasi, siyasallaşan yargıya karşı hukuk, Saray bütçesine karşı halkın bütçesini, emekçilerin bütçesini istiyoruz!

Ülkemizin en yakıcı ihtiyacı savaş değil, adalet ve barıştır!
Barışın bütçesi, emeğin bütçesidir!

Değerli Kadın Emekçiler,
Kadınlar hem işte, hem evde görünmeyen emekleriyle tükeniyor.

Kadın işsizliğinde Avrupa birincisiyiz!

Kadınlar güvencesiz işlerde, yarı zamanlı kölelik düzenine mahkûm ediliyor.

Tüm bunlara rağmen bu bütçede kadın yok! Bu bütçeden kadınlara ayrılan pay %1 bile değil.

Biz toplumsal cinsiyet eşitliğini esas alan bir bütçe istiyoruz.

“Hızır Kıta” her Sendika ve STK’ya örnek olacak bir çalışma !
“Hızır Kıta” her Sendika ve STK’ya örnek olacak bir çalışma !
İçeriği Görüntüle

Bugün buradan bir kez daha sesleniyoruz.

Biz bu ülkenin kaynaklarını üreten işçileriyiz, emekçileriyiz, halkıyız.

Ürettiğimiz kaynakları, ödediğimiz vergileri sermayeye, patronlara, beşli çetelere, saraylara aktarmayı hedefleyen, tüm yükü bize yıkan bu bütçeyi kabul etmiyoruz.

Biz sadece kendimiz için değil, herkes için;

· Gündüzleri işsiz kalınmayan, geceleri aç yatılmayan bir ülke istiyoruz.

· İnsanca bir yaşam, güvenceli bir iş, güvenli gelecek, demokratik bir istiyoruz.

· Halktan, emekten, eşitlikten, adaletten yana bir bütçe istiyoruz!

· Vergilerimizin eğitime, sağlığa, adalete, demokrasiye, barışa harcandığı bir ülke

· İnsanca yaşamaya yetecek ücret,

· Vergide ve gelirde adalet istiyoruz.

Değerli Dostlar, bunun yolu hep birlikte mücadele etmekten gerekiyor.

Unutmayalım ki emeğimizi, haklarımızı hedef alan saldırıların dalga kıranı bizleriz.

Tarihin sayfaları omuz omuza verdiğimizde karşımızdaki tüm engelleri kumdan kalelere dönüştürdüğümüz sayısız örnekle doldur.

Yeter ki, yaşadığımız bu güzelim ülkeye özlenen baharı, beklenen aydınlığı getirmek için birlikte mücadele edelim.

Hepinizi KESK Yürütme Kurulu adına tekrar sevgi ve dostlukla selamlıyorum.

Hoşça kalın, umutla kalın, mücadele ile kalın…

Kurtuluş Yok Tek Başına!

Ya Hep Beraber, Ya Hiçbirimiz!